lI. DÜNYA SAVAŞI SIRASINDA VE SONRASINDA TÜRKİYE

lI. DÜNYA SAVAŞI SIRASINDA VE SONRASINDA TÜRKİYE

  • II. Dünya Savaşı’nda Türkiye, tarafsız kalarak toprak bütünlüğünü korumayı amaçlayan bir politika izledi. Ancak Türkiye’nin stratejik önemi ve jeopolitik konumu sebebiyle taraflar Türkiye’yi savaşa sokmak için büyük çaba harcadılar 1939’da İngiltere ve Fransa’yla karşılıklı yardım antlaşması imzalayan Türkiye, 1941 ‘de Almanya ve Rusya ile, ayrı ayrı saldırmazlık anlaşmaları imzaladı.
  • Buna rağmen Müttefik devletlerin Türkiye’yi savaşa sokma çabaları 1943 yılından sonra ağırlık kazanmıştır
  • Adana Görüşmeleri: İngiltere başbakanı Churchil 30 Ocak 1943’te İsmet Paşa ile Adana‘da görüşmüş ve Türkiye’nin Müttefik devletler yanında savaşa girmesini istemiştir.
  • Kahire GörüşmeleriSovyet Rusya’nın kışkırtması üzerine, 4-6 Aralık 1944’de Kahire‘de Churchil ve ABD başkanı Roosevelt Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile görüşerek Türkiye’yi savaşa girmeye zorlamışlardır.
  • Türkiye Cumhuriyeti, Adana ve Kahire görüşmelerinin ardından Almanya ile Ankara’da dostluk ve saldırmazlık anlaşması imzalamıştır.
  • Yalta Konferansı : 1945 yılı başlarında Kırım’ın Yalta şehrinde ABD, İngiltere, SSCB devlet başkanları dünyanın savaş sonrası durumunu görüşmek üzere biraraya geldiler. Konferanstan sonra İngiliz elçisi Peterson, Türk dışişleri bakanını ziyaret ederek konferansta alınan karaları bildirdi. Karara göre Türkiye’nin savaştan sonra kurulacak Birleşmiş Milletler (BM)’e katılabilmesi için 1 Mart 1945’ten önce Almanya’ya savaş açması gerekiyordu.
  • Bunun üzerine Türkiye daha çok savaş sonu dünyasındaki yerini alabilmek için İngiliz elçisi Peterson ile görüşmesinden üç gün sonra  23 Şubat 1945’te Almanya ve Japonya’ya savaş açmıştır.
  • II. Dünya Savaşı sonunda Türkiye’nin bu kararı BM’ye kurucu üyelik kapısını açmıştır. Ancak kısa bir süre sonra Almanya ve Japonya teslim olmuştur Türkiye’nin açtığı savaş sembolik olmaktan öteye gitmemiştir.

Türkiye’nin, Mihver Grubu’na savaş ilan etmesindeki amaç

  • Sovyet Rus­ya’nın Boğazlar ve Doğu Anadolu’ya yönelik istekleri karşısında yalnız kalmamak,
  • Savaş sonrası oluşturulacak örgütler içinde (Birleşmiş Millet­ler Teşkilatı NATO gibi) yer almak
  • Savaştan zarar gören devletlerarasında olduğunu iddaa ederek büyük devletlerin yapacağı ekonomik yardımlardan faydalanabilmektir.