Barış Konferansı’na protokol gereği dışişleri bakanlarının katılması öngörülmüştür. Konferans öncesinde saltanatı kaldırarak ikiliğe son veren TBMM konferansa gönderilecek delegelerin seçimi için çalışmalara başlamış ve bu arada başvekil Rauf Bey’in dış işleri bakanlığına getirilerek konferansa baş delege olarak gönderilmesi teklif edilmiştir. Mustafa Kemal Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalayan ve birçok konuda kendisiyle anlaşmazlığa düşen Rauf Bey’in Lozan’a gönderilmesine karşı çıkmış ve İsmet Paşa’nın gönderilmesini istemiştir. Bunun üzerine İsmet Paşa dışişleri bakanlığına getirilerek Lozan’a gönderilmiştir.
İsmet Paşa’nın Lozan’a gönderilmesinde İnönü savaşlarında ve özellikle Mudanya’da gösterdiği başarı etkili olmuştur.
TBMM’nin Delegelerden Taviz Verilmemesini İstediği Konular
1) Doğu Anadolu’da bir Ermeni yurdu söz konusu edilemez edilirse görüşmeler kesilir.
2) Kapitülasyonların devam etmesi kabul edilemez aksi takdirde görüşmeler kesilir.
20 Kasım 1922 tarihinde görüşmelere başlayan konferansın çözümüne çalıştığı sorunları iki grupta toplayabiliriz.
1) Türkiye ile Yunanistan Arasındaki Sorunlar:
2) Türkiye ile Konferansa Katılan Devletler Arasındaki Sorunlar:
Kapitülasyonlar,
Konferansın 13 Kasım’da toplanmasına karar verilmiş İsmet Paşa önderliğindeki Türk heyeti ise 11 Kasımda Lozan’a varmıştır. Ancak Türk heyeti iki gün önce gelmiş olmasına rağmen şehirde kendisinden başka heyet görememiştir. Çünkü İngiltere ve İsviçre’deki seçimlerden dolayı görüşmeler 20 Kasım’a ertelenmiş ancak Türk tarafı bu durumdan haberdar edilmemiştir. İsmet Paşa bir haftalık bu boş zamanda Fransa’ya gitmiş ve Fransa dışişleri bakanıyla görüşerek kulis faaliyetlerinde bulunmuştur.
İtilaf Devletleri konferansın oturma biçiminden kullanılan dillere kadar her bölümünde Türk tarafı üzerinde üstünlük kurmaya çalışmıştır. İsmet Paşa İtilaf devletleri’nin tavırlarına tepki göstermiş ve şu isteklerde bulunmuştur:
İsmet Paşa bu istekleri sıralayarak İtilaf Devletleri temsilcilerinin ev sahibi gibi davranmalarını önlemeye çalışmıştır.
Konferans sırasında İtilaf Devletleri kendilerini I. Dünya Savaşı’nın galibi olarak gördüklerinden Türk tarafına Sevr’i dayatmaya çalışmışlar Türk tarafı da Kurtuluş Savaşı’nın galibi olarak tam bağımsızlıktan taviz vermemiştir. Bu durum konferansın uzamasına yol açmıştır. Özellikle İngiltere’nin uzlaşmaz tutumundan dolayı konferans 4 Şubat 1923 tarihinde sonuçsuz olarak dağılmıştır.
Konferansın kesilmesinin ardından Türkiye’de iç politikada bazı önemli gelişmeler yalanmıştır. Bunlardan biri İzmir’de toplanan Türkiye İktisat Kongresi (17 Şubat 1923) diğeri de TBMM seçimlerinin yenilenmesi kararının alınmasıdır(1 Nisan 1923).
İzmir İktisat Kongresi bir bakıma İtilaf Devletlerine mesaj niteliği taşır. Çünkü burada hem kapitülasyonların kabul edilemeyeceği bir kez daha vurgulanarak bu konuda kararlı olunduğu gösterilmiş hem de katı bir devletçilik anlayışının benimsenmeyeceğine değinilerek Sovyetlere karşı batıyla aynı kampta yer alınacağı vurgulanmıştır.
Lozan’da Türkiye’nin İsteği Doğrultusunda Çözümlenen Konular:
Konferans kesintiye uğradığında Türkiye ihtimalleri göz önünde bulundurarak ordusunu güçlendirmiş ve Boğazlar ile Musul yakınlarına asker sevkıyatı yapılmıştır. Bu durum İtilaf Devletleri’ni telaşlandırmış ve konferansın yeniden başlamasını sağlamak için Türk tarafına davet gönderilmesine yol açmıştır. Bunun üzerine konferans 23 Nisan 1923 tarihinde tekrar başlamıştır. İkinci konferans birinciye nazaran daha sakin geçmiş ve taraflar birçok konuda uzlaşmaya varmışlardır. Sonuç olarak 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması imzalanmıştır.