SİVAS KONGRESİ (4-11 EYLÜL 1919)

Sivas Kongresi, memleketin en sıkıntılı günlerinde gerçek bir vatan aşkıyla her türlü tehlikeyi göze alarak M. Kemal Paşa’nın başkanlığında bir araya gelen 38 vatanseverin eseridir.

Sivas Kongresi’ni engelleme girişimleri: Sivas Kongresi’nin toplanışı sırasında da Erzurum Kongresi’nde olduğu gibi, İstanbul Hükümeti kongreyi engelleme çabalarını sürdürmüştür. Bu sebeple Ankara ve diğer bazı şehirlerden valilik baskısı ile delege seçtirilmemiştir. Bazı vilayetlerden seçilen delegeler de aynı baskı nedeniyle yola çıkmaktan alı konulmuş ve kongreye katılamamışlardır.           

Sivas Kongresi’nin  toplanmaması için, Sivas’ta bulunan Fransızlar da Vali Reşit Paşa’ ya baskı yapmışlar ve kongrenin gerçekleşmesi halinde Sivas’ın işgal edilebileceği tehdidinde bulunmuşlardır. İngilizler de Samsun üzerinden Sivas’ı işgal edecekleri tehdidini savurmuşlardır.

İstanbul Hükümeti, Sivas Kongresi sırasında bütün gücüyle M. Kemal’i tevkife yönelmiştir. Anadolu’daki tüm valilere telgraf göndererek, M. Kemal’in tutuklanmasını istediği gibi, valiliklere yeni atamalar yaparak, bu isteğinin gerçekleşmesini sağlamaya çalışmıştır. Ancak İstanbul Hükümeti’nin ve İtilâf Devletleri’nin bütün bu girişimleri sonuçsuz kalmış, Sivas Kongresi 4 Eylül günü çalışmalarına başlamıştır.

SİVAS KONGRESİ’NDE YAPILAN ÇALIŞMALAR

Sivas Kongresi sırasında üzerinde en çok tartışılan konu “manda” ve “himaye” meselesidir. Delegelerin önemli bir bölümü  manda fikrine taraftar gözükmekte, ancak İngiltere’nin mi, yoksa Amerika’nın mı himayesinin sağlanması konusunda tereddüt yaşamaktadırlar. M. Kemal’e göre ise manda düşüncesi, tam bağımsızlık düşüncesiyle çelişmektedir. Bu nedenle M. Kemal ve birkaç arkadaşı manda ve her çeşit koruyuculuğu reddetmiş, kendilerini bazı üyeler de desteklemiştir. Sonunda Rauf Bey’ in Amerika’dan bir heyet çağrılması teklifi ile bu konudaki tartışmalar sona erdirilmiştir.

Kongrenin ilk üç günü söylevler, usul hakkında görüşmeler, bu kongrenin İttihat ve Terakki Cemiyeti ile bir ilgisi olmadığının yeminle kanıtlanması ile geçmiştir. Erzurum Kongresi kararları küçük bazı değişikliklerle bu kongrece de kabul edilmiştir.

SİVAS KONGRESİ KARARLARI:

  • Türk toprakları hiçbir sebeple birbirinden ayrılmaz bir bütündür.
  • Milli kuvvetleri etkin, milli iradeyi egemen kılmak esastır.
  • İşgale uğrayan yurt toprakları hep birlikte savunulacaktır.
  • Azınlıklara sosyal dengeyi bozacak ayrıcalıklar tanınamaz.
  • Ülkemize karşı istila emeli taşımayan herhangi bir devletin ekonomik yardımları memnuniyetle kabul edilecektir. Adil bir barışın yapılmasına çalışılacaktır.
  • Milli Meclis’ in derhal toplanması ve geleceğinin bu meclisin kontrolüne bırakılması şarttır.
  • Yurt sathındaki tüm Milli Cemiyetler, “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında tek isim ve tek amaç etrafında birleştirilmiştir.
  • Kongrenin seçtiği Temsil Heyeti, Milli Meclis açılana dek işleri yürütecektir.
  • Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, köylere kadar teşkilatlanacaktır.

Bu kararlar bir süre sonra İstanbul Meclis-i Mebusan’ında “Milli Ahid”       olarak onaylanmış ve Türk tarihine “Misak-ı Milli” olarak geçmiştir.

SİVAS KONGRESİ’NİN MİLLİ MÜCADELEDEKİ YERİ VE ÖNEMİ:

Yurdun dört bir yanından gelen delegelerin katılımıyla toplanması ve yurdun bir bütün halinde kurtarılmasına yönelik kararlar alması açısından milli bir kongredir. İstanbul Hükümeti’nin Elazığ Valisi Ali Galip’ i Sivas Kongresi’ni basıp, kongreyi dağıtmakla görevlendirmesi, ancak bu olayın milli kuvvetlerce önlenmesi, bu olayın sorumlusu Damat Ferit Paşa hükümeti ile Anadolu’nun ilişkisinin kesilmesi sonucunu doğurmuştur. Anadolu ile mücadelede başarısız kalan Damat Ferit, İngilizler’ den de yüz bulamayarak istifa etmek zorunda kalmıştır. Damat Ferit hükümetinin yerine, 2 Ekim’ de milliyetçi bir kimlik taşıyan Ali Rıza Paşa hükümetinin kurulması, M. Kemal ve milli dava açısından bir zaferdir. Ali Rıza Paşa hükümeti ile birlikte, Anadolu’daki   Milli Mücadele hareketi ile ilgili haberler artık İstanbul basınında yer almaya başlamıştır.

Sivas Kongresi’nde yeni Türk Devleti’nin iç ve dış politikasının esaslarını çizen Misak-ı Milli kararları tespit edilmiştir. Sivas Kongresi’ nden bir hafta sonra da M. Kemal, yeni bir Türk Devleti kurma kararında olduğunu ifade etmiştir. Dolayısıyla Sivas Kongresi yeni Türk Devleti’nin temellerinin atılması açısından önemlidir.

Sivas Kongresi ile Milli Mücadele hareketi Türk Milletine mâl edilmiş, Milli Mücadele fikri yurt sathına yayılmıştır. Sivas Kongresi ile M. Kemal, milli hareketin tartışmasız lideri olmuştur.

Sivas Kongresi yabancı işgaline karşı konulacağı kararını alarak, İtilâf Devletlerine karşı top yekun mücadele kararı vermekte ve Erzurum Kongresi’ne göre daha ihtilâlci bir nitelik taşımaktadır. Sivas Kongresi kararlarını yurt genelinde duyurmak gayesiyle M. Kemal’in isteği üzerine Sivas’ta 13 Eylül’ de “İrade-i Milliye” gazetesinin yayınına başlanmıştır. 27 Aralık 1919’da Ankara’yı milli hareketin merkezi yapmak üzere bu şehre gelen M, Kemal, orada da Şubat 1920’de “Hakimiyet-i Milliye” gazetesinin çıkarılmasına öncülük etmiştir. Halide Edip’ in gayreti, M. Kemal’in desteğiyle Haziran 1920’de de bu gazetelere haber kaynağı oluşturacak “Anadolu Ajansı” hizmete sokulmuştur.