İtilaf Devletleri 22 Mart 1922’de TBMM Hükûmeti’ne ateşkes önerisinde bulundular. Buna göre;
Bu madde egemenlik haklarını kısıtlayıcı bir özelliğe sahiptir.
Görüldüğü gibi ateşkes maddeleri Sevr’in yumuşatılmış şeklinden başka bir şey değildir. TBMM adına dış işleri bakanı Yusuf Kemal (Tengirşek) Bey silah bırakılmasını Anadolu’nun hemen boşaltılması şartıyla kabul edebileceklerini belirtmiştir. İtilaf Devletleri de Türk tarafının teklifine olumsuz yaklaşmışlar bu yüzden ateşkes imzalanmamıştır.
Türk heyeti barış yanlısı olduğunu göstermek için öneriyi hemen reddetmek yerine bu şekilde bir davranış sergilemeyi tercih etmiştir.
Sakarya Savaşı’nın ardından taarruz hazırlıklarını tüm hızıyla sürdüren TBMM orduyu güçlendirmek amacıyla bazı faaliyetlerde bulunmuştur. Orduyu taarruza hazırlamak için gerçekleştirdiği faaliyetler şunlardır:
Taarruz hazırlıklarının sürdüğü bir dönemde Mustafa Kemal’e muhalif olanlar seslerini yükseltmişler hazırlıkların uzamasını bahane ederek Mustafa Kemal’e karşı sert eleştirilerde bulunmuşlardır. Muhalif milletvekilleri Mustafa Kemal’in başkomutanlık yetkisini de uzatmamak için çaba sarf etmişlerdir. Bu durum üzerine Mustafa Kemal 6 Mayıs 1922’de meclise gelerek etkili bir konuşma yapmış ve konuşmanın da etkisiyle başkomutanlık yetkisi üç aylığına daha sonra da süresiz olarak uzatılmıştır (20 Temmuz).