MİLLİ MEKTEPLERİN AÇILMASI TÜRK TARİH VE DİL KURUMUNUN KURULMASI

Millet Mekteplerinin Açılması (1929)

Harf İnkılâbı’nın gerçekleştirilmesinin ardından yurdun birçok bölgesinde açılan millet mektepleriyle halkın okuma-yazma oranı arttırılmaya çalışılmıştır.

Harf İnkılâbı ve Millet Mektepleri doğrudan okuma yazma oranını arttırmaya yöneliktir.

Türk Tarih Kurumunun kurulması (15 Nisan 1931)

Tarihi zengin olan bir millet, aynı zamanda güçlü bir millettir. Bir milletin güçlü olması, geçmişe ait manevî mirasına sahip çıkmasıyla mümkündür. Bu nedenle bu tür zenginliklerin günümüze aktarılabilmesi için tarihe ihtiyaç vardır. Atatürk’ün istediği manada millî tarih çalışmalarının sürdürülmesi ve Türk Milletinin bir millî tarihe sahip olabilmesi için ortaya koyduğu en önemli görüş ise şüphesiz Türk Tarih Tezi’dir. Bu tez ile Türk tarihinin sadece Selçuklu ve Osmanlı tarihlerinden ibaret olmadığı vurgulanarak, Türklerin İslâmiyet öncesinde de geçmişleri bulunduğu ve bunun da araştırılmasının gerekliliği ortaya konmuştur. Bütün bu hedefleri gerçekleştirmek gayesiyle, 1931’de Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti (Türk Tarih Kurumu) kurulmuştur.Atatürk, bu kurumun Avrupa’daki akademiler gibi olmasını istiyordu. Bunun için bilimsel birikime sahip birçok öğretim elemanına ihtiyaç vardı. Bu amaçla Ankara’da Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi kurulmuştur.

Türk Tarih Kurumu’nun Kurulmasındaki Amaçlar

  • Türklerin dünya medeniyetine olan katkılarını ispatlamak ve böylece Türklerin dünyadaki yerini ortaya koymak
  • Türk tarihini en eski devirlerden itibaren alıp milli bir tarih meydana getirmek
  • Avrupa’da yaygın olan Türklerin sarı ırktan olduğu, bilgi ve becerilerinin olmadığı anlayışını değiştirmek
  • Ermeni ve Rumların Anadolu’nun kendilerine ait olduğu düşüncesini çürütmek
  • Anadolu’nun tarihin en eski devirlerinden itibaren Türklere ait olduğunu ispatlamak
  • Türkler tarafından kurulan uygarlıkları araştırıp bunları ulusa ve dünyaya tanıtmak
  • Osmanlının hanedan ve ümmetçi temeller üzerine kurulu tarih anlayışı terk edilmiş, Milliyetçiliğe dayalı yeni tarih anlayışı başlamıştır.

Türk Dil Kurumunun kurulması (12 Temmuz 1932)

Dil, insanlar arasında iletişimi sağlayan en önemli araçtır. Dil ayrıca bir milletin sahip olduğu tüm maddî ve manevî değerlerin, sonraki nesillere aktarılmasını da sağlar.

Türk Dil Kurumu’nun Kurulmasındaki Amaç  

  • Sade duru ve kolay anlaşılır bir dil oluşturmak,
  • Dildeki ikiliğe son vererek toplumdaki bireyler ile ülke yöneticileri, aydınlarla halk arasındaki iletişimi kolaylaştırmak,
  • Siyasal alanda sağlanan bağımsızlık gibi Türk dilinde de bağımsızlığı sağlamak,
  • Türkçeyi yabancı dillerin etkisinden kurtarmak,
  • Türkçedeki yabancı kelimeleri atıp Türkçe karşılıklarını bulmak,
  • Türk diline milli bir gelişme yolunu çizmek,
  • Aydın diliyle halk dili arasında görülen ayrıma son vermek,
  • Türk dilinin bir bilim ve kültür dili olmasını sağlamak,
  • Türkçe bir sözlük hazırlayıp Türkçenin zenginleşmesini sağlamak,

Atatürk, 1932 yılında “Türk dilinin kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğe kavuşmasını isteriz diyerek, dil konusunda yapılacak çalışmaları haber vermiştir. 1932’de bu gaye ile Türkçenin geliştirilmesini sağlamak üzere faaliyet yapacak Türk Dili Tetkik Cemiyeti (Türk Dil Kurumu) kurulmuştur. Bu kurumun çalışmaları ile konuşma dili ile yazı dili arasındaki fark ortadan kaldırılmıştır.